Evlat nöbetine bir aile daha katıldı

Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP’yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin 3 Eylül 2019’da başlattığı oturma eylemi 816’ncı gününde sürüyor.

İzmir’de 2014 yılında 19 yaşındayken kandırılarak dağa götürülen çocukları Abdulkadir için Tekirdağ’dan gelen Esmer ve Memduh Kaman, 10 yaşındaki oğulları Muhammed Muhakkak ile oturma eylemine dahil oldu.

Anne Kaman, 7 yıldır görmediği ve bütün aramalarına rağmen hiçbir haber alamadığı oğluna hasret kaldığını söyledi.

İzmir’de ikamet ettikleri sırada çocuğunun işe gitmek için evden çıktığını ve bir daha dönmediğini anlatan Kaman, “Bugüne değin çocuğumuzu defalarca bizden sakladılar. HDP’yi sorumluluk sahibi tutuyorum. HDP’den önce hiçbir çocuk ziyan olmadı, dağa kaçırılmadı. Çocuklarımızı ölüm için götürüyorlar. Kahrolsun HDP. Gitsin yerin dibine girsin ama evlatlarımız geri dönsün.” diye konuştu.

Oğlunun inşaatta çalıştığını ve fabrikaya girmek için kullanım evraklarını hazırladığını aktaran Kaman, işe antre belgelerinin hala kendisinde durduğunu ifade etti.

Yaklaşık 2 sene önce oturma eylemine yeralma istediğini fakat çevresindeki bir takım kişilerin, “Oğlun gelmez, kimsenin çocuğunu getirmiyorlar.” iddialarının bu kararını ertelemesine neden olduğunu dile getiren Kaman, “Ben kararımı verdim, inandım, devletimize inandım. Baktım herkesin çocuğu geliyor. bu nedenle ben de inanarak geldim.” dedi.

Oğluna seslenen Kaman, “Oğlum, her gün ağlıyorum, sızlıyorum. 7 yıldır gece gündüz bana zehir oldu. Eğer beni seviyorsan dön. Burada devlet bize kucak açmış. Seni bize teslim ederler. Oğlum, devletimize sığın, gel teslim ol.” ifadelerini kullandı.

Baba Kaman da evladını götürenleri şiddetle kınadığını ve lanetlediğini belirterek, sonuna kadar eylemi sürdüreceklerini vurguladı.

“Aç da susuz da kalsam ayrılmayacağım. Fazla şükür devletimiz bize kucak açtı.” diyen Kaman, oğluna kavuşmayı diledi.

Muhammed Muhakkak Kaman ise ağabeyini fazla sevdiğini dile getirerek, “Aylardır, senelerdir seni bekliyorum. Annem, babam hepimiz seni özledik, ne olursun gel.” dedi.

Anne ve babasına sarılan Muhammed, gözyaşı döktü.