FETÖ’nün karargahı ”Pinhan Restoran” davasında istenen cezalar belli oldu

İstanbul 33. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, çok sayıda tutuksuz davalı ve avukatları ile kayyum atanan şirketlerin avukatları katıldı.

Duruşmada cumhuriyet savcısının celse arasında esasa ilişkin mütalaasını sunduğu belirtildi.

Mütalaada, Maltepe sahilindeki Pinhan Restaurant Cafe isimli iş yerinin FETÖ’nün gizli toplantılarının yapıldığı, karargah olarak kullanıldığı, burada himmet ve gelirlerin güya şirketin gelirleriymiş gibi sisteme sokulduğu yönünde çok sayıda kişinin ihbarda bulunması üstüne arama ve el yatırma kararları uygulandığı anlatıldı.

Örgütün, birincil yıllarda himmet, kurban, burs gibi faaliyetlerde peşin para ya da vadeli olarak çalıştığı halde bir süre sonradan senet ve çeki fazla kullanmaya başladığı aktarılan mütalaada, “Hatta örnekleriyle mevcuttur ancak kendisinden himmet istenen meslek adamı o an itibarıyla finansal durumunun bozuk olduğunu açıklama ederek ileri tarihli çek vermektedir. Çeki alan örgüt mensupları, hemencecik tedavüle koyarak meslek adamına haciz gelmesine bile sebep olmuşlardır. Belki de hayır için çek ve tahvil verip karşılığında icra baskısı görebilen şahısların bulunduğu tek yer Türkiye’dir. Tüm bunlar bu silahlı terör örgütünün hayır ve hizmet hareketi olmadığının delilleridir.” değerlendirmesinde bulunuldu.

Mütalaada, 2014 ve 2015’te Birim Gayrimenkul unvanlı firmanın, olmayan ticaretler üzerinden kesilen çeklerle finanse edildiği, çeklerin mahiyetinin açıklanamayacak ölçüye ulaştığı belirtilerek, arasında ticari ilişki bulunmayan şirket veya kişilerden alınan birçok hatır çeklerinin örgütün bilgisi ve talimatı doğrultusunda Pinhan Restoran’da yapılan örgüt toplantılarının ve dolayısıyla da iş yerinin finanse edildiği kaydedildi.

Ticari bir işletme olması gereken Pinhan Restoran’ın etkinlik alanıyla hiç örtüşmeyecek şekilde kurban parası biriktirmek için doküman bastırıldığı vurgulanan mütalaada, “FETÖ soruşturmalarında ilgi çeken husus, milleti zorunlu tutmak üzere listeler hazırlanan kurbanlarla ilgili derneklerinde ve vakıflarında bir bilgiye rastlanılmamasıdır. Toplanan kurban paralarının çetelesi tutulduğu halde kesilen kurbanlarla ilgili hiçbir belgenin bulunmaması, kurbanların kesilmediğini ve örgütün amaçları doğrultusunda başka alanlarda kullanıldığını ortaya koymaktadır.” ifadeleri kullanıldı.

Mütalaada, 12 sanığın “silahlı terör örgütüne üye olmak”, 5 sanığın ise “örgüte aza olmamakla birlikte takviye” suçundan 7,5 yıldan 15’er yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.

Sanıklardan 3’ünün “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan cezalandırılması ama bu sanıklar hakkında etkili vicdan azabı hükümleri dahilinde indirim uygulanması talep edilen mütalaada, 7 sanığın ise beraatleri istek edildi.

Mütalaada firari 12 sanık hakkındaki yakalama emirlerinin devamına ve bu sanıklar hakkındaki dava dosyanın ayrılmasına karar verilmesi istendi.

Duruşmada, mütalaanın okunmasının gerisinde bazı şahit ifadelerine başvuruldu.

Tanıkların ifadelerinin arkasından söz bahşedilen sanıklar ve avukatları, hakkındaki mütalaaya karşı beyanlarını planlamak için zaman talep etti.

Ara kararını ifade eden duruşma heyeti, esas hakkındaki mütalaaya ve şahit ifadelerine karşı savunmalarını sunmaları için taraflara süre vererek duruşmayı erteledi.