Huzurun ekildiği Cudi Dağı eteklerinde bahçelerde yeşerdi
Cudi Dağı eteklerindeki Toptepe köyüne alt Çukurhan mezrasını terör olayları nedeniyle 1991’de terk edip, Cizre’ye göç eden Veysi Üstün, babasından kalan topraklara 2003’te dönmeye karar verdi. Dedesinin, babasının diktiği ağaçların yandığını gören Üstün, araziyi eski haline getirmek için kolları sıvadı. Üstün, kendisine ait 10 dönümlük araziye meyve ağaçları dikmeye başladı. Üstün, aradan geçen 18 yılda arazisine incir, nar, üzüm, hurma gibi meyvelerin yanı sıra sebzeler de yetiştirdi. Üstün’ün çabasını görebilen diğer köylüler de geri dönerek senet ve bahçelerinde çalışmaya başladı.
‘YILDA 100 TONDAN ARTI NAR ÇIKIYOR’
Babasından daha sonra köylerinin daima yakılıp yıkıldığını açıklayan Üstün, “Cizre’ye göç ettik. Daha Sonra Cizre’den Şırnak’a geçtik. 2003’te köyümüze geldik. Bahçemizi yepyeni yaptık. Her türlü sebzemiz, meyvemiz var. İncir, erik, nar, şeftali ve çoğu meyve. Bir kısmını satıyoruz, bir kısmını akrabalarımıza, komşularımıza veriyoruz. Fazla fazla olduğu için müşteri varsa satıyoruz. Yılda 100 tondan pozitif nar çıkıyor. İncir 20 tondan pozitif çıkıyor. Üzüm bol. Yalnızca su sıkıntımız var. Cudi Dağı’nın eteğindeyiz. Cudi’nin suyu ile bahçelerimizi suluyoruz. Cudi’nin suyu bereketlidir. 50’den fazla aile şu anda bahçelerle uğraşıyor. Geldiğimiz süre burası çöldü. Dedelerimizin, babalarımızın diktiği 1- 2 fidan kalmıştı. Geri kalan hepsini diktik. Can verdik, su verdik. Bu ülkü getirdik” diye konuştu.