Merhum gazeteci Hasan Karakaya vefatının 6’ncı yılında anıldı
Basın dünyasının değerli mümtaz ve hakikati savunan ismi merhum Hasan Karakaya vefatının 6’ıncı yılı dolaysıyla Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen programda dualarla anıldı.
Düzenlenen programa, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İçişleri Bakanı Süleyman Aristokrat, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya ve eski TBMM Başkanı İsmail Kahraman’ın yanı sıra Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun da katıldı.
Programda Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş dua ederken, Fatih Camisi İmam Hatibi Metin Çakar, Kur’an-ı Kerim okudu.
Programa basın camiasından Yeni Akit Gazetesi Idare Heyeti Başkanı Mustafa Karahasanoğlu, Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak ve çok sayıda gazeteci katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen “Vefatının 6. Yıl Dönümünde Hasan Karakaya Kutlama Programı”nda yaptığı konuşmada, Hz. Peygamber’in bir hadis-i şerifinde, yaşam ve vefat arasındaki irtibatı “İnsan nasıl yaşarsa, böylece ölür. Nasıl ölürse öyle dirilir. Nasıl dirilirse o kadar haşrolur.” biçiminde tanım ettiğini aktardı.
Erdoğan, programdaki katılımcılara hitaben, “Değerli kardeşlerim, ben sizleri Allah için seviyorum. Rabb’im bizleri burada olduğu gibi inşallah sevgili Habib’inin sancağı aşağıda da haşrucem eylesin.” dedi.
“28 ŞUBAT DÖNEMİNDE YİĞİTLİK BERATI OLARAK HERKESİN HAFIZASINA KAZINDI”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hasan Karakaya’nın özellikle 28 Şubat döneminde verdiği mücadelenin, onun yiğitlik beratı olarak herkesin hafızasına kazındığını vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Siyasetin ve toplumun gazete manşetleriyle hizaya çekildiği o meşum günlerde Hasan Karakaya, halkın ve hakkın sesi olmuştur. Darbeciler tehditle susturamadıkları Hasan Karakaya’nın kalemini bu defa uyduruk davalarla kırmaya çalışmış, ama onun iradesini rehin, kalemini tutsak alamamışlardır. Dönemin vesayetçi basınına ve darbecileri ayakta alkışlayan yargısına karşın Hasan Karakaya, linç edilme pahasına özgürlükleri, milli iradeyi ve milletin değerlerini savunmayı sürdürmüştür. İkbal ardındaki koşanlardan, köşesini kiraya verenlerden, üç kuruşluk dünya menfaati için zulmü alkışlayanlardan, zulmü mazur gösterenlerden, zulme boyun eğenlerden asla olmamıştır. Darbecilere sevimli belirmek uğruna gazete manşetlerinden ‘Bırak git’ çağrısı yapan korkaklara prim vermemiş, duruşunu, vakarını, gazetecilik mesleğinin haysiyetini son nefesine değin korumuştur. Ne söylemişse, ne söyleyecekse hesapsız söylemiş. Ucu nereye varırsa varsın perdesiz konuşmuş, hakkın hatırını tekrar tekrar yüksekte tutmuştur. Korkmamış, ürkmemiş, sinmemiş, adam gibi adam olmuştur.”
“ASIM’IN NESLİ’ ŞİİRİNİN VÜCUT BULMUŞ HALİDİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mehmet Akif Ersoy’un bir şiirine atıfta bulunarak, şunları söyledi:
“Hasan Karakaya’yı en hoş daima söylerim ya Mehmet Akif Ersoy’un şu dizeleri anlatır. ‘Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem. Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem. Biri ecdadıma saldırdı mı, hatta boğarım. Boğamazsam da hiç olmazsa yanımdan kovarım. Üç buçuk soysuzun ardında zağarlık yapamam. Hele yargı namına haksızlığa ölsem tapamaz. Doğduğumdan beridir aşıkım istiklale. Bana hiç tasmalık etmiş değil altın lale. yumuşak başlı isem, kim dedi sakin koyunum? Kesilir ola ki fakat çekmeye gelmez boynum. Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim. Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim. Adam aldırma da geç git diyemem, aldırırım. Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım. Zalimin hasmıyım ama severim mazlumu.’ Hasan Karakaya, işte bu şiirin karoser bulmuş, ete kemiğe bürünmüş halidir. Gençler, bu şiir Akif merhumun, ‘Asım’ın nesli’ diye tanımladığı şiirdir. Bunu bu şekilde bilmenizi istiyorum.”
“MİLLETİN MÜCADELESİNE KAYITSIZ ŞARTSIZ TAKVIYE VERDİ”
Karakaya’nın her dönem milletin mücadelesine takviye verdiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Cumhuriyet mitinglerinden ünlü Yolculuk olaylarına, 17-25 Aralık girişiminden çukur terörüne kadar Türk demokrasisine karşın tüm saldırılarda cesur duruşlu kalemiyle milletin mücadelesine şartsiz yardim verdi. Benzer şekilde Türkiye’nin önünü açacak, milli iradeyi güçlendirip vesayeti geriletecek, idareli bakımdan ülkemizi hak ettiği seviyelere taşıyacak her türlü adıma sahip çıktı. Her türlü hamleyi özendirme ve takdir etti, özellikle az önce izledik, Başkanlık sistemiyle ilgili söyledikleri Hasan Karakaya’nın siyasi ufkunu ve vizyonunu göstermesi açısından son derece mühimdir. Hani hemen muhalefet var ya ana muhalefet, onların tümü Hasan kardeşimin peşinde ayakkabı toplar, ayakkabı. Hasan Karakaya, dobra bir kalem olmanın yanı sıra gazeteci kılıklı terör sevicilerine ve tetikçilere de eyvallah etmeyen bir polemik ustasıydı. Sanat ve yayınlama hayatımıza musallat olan yıllardan beri bu alanı kendi tapulu malı gibi gören zorbaların maskesini düşüren hakiki bir muharrir.”
Karakaya’nın 23 sene boyunca yazdığı Akit Gazetesi’ndeki yazılarına bakıldığında ulusal iradeyi savunan, milletinin yanına saf tutan, vesayete karşısında sesini yükselten, Anadolu insanına göğsünü siper eden, milletin inancına, kültürüne, tarihine sahip meydana çıkan bir gazeteci olduğunu belirten Erdoğan, Karakaya’nın Hakk’ın hatırını her şeyin üstünde tutan, ırk ve memleket düşmanına hadlerini gösteren, inandığı yolda yürümekten katiyen çekinmeyen, dirayetli bir gazeteci, içten bir köşe yazarı ve cana yakın bir dava adamı olduğunu kaydetti.
“ALLAH ÖLÜMÜN GÜZELİNİ VERSİN”
Programa katılan Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, milletin değerleri için savaş açan Hasan Karakaya’yı rahmetle, tazimle yad ettiğini söyledi.
“Allah ölümün güzelini versin.” sözünün büyüklerden öğrenilen hikmet doymuş bir dua olduğunu gösteren Altun, Karakaya’nın bundan 6 yıl önce hoş bir ölümle aralarından ayrıldığını açıklama etti.
“CUMHURBAŞKANIMIZIN YOL ARKADAŞI OLDU”
Hasan Karakaya’nın “büyük ve kuvvetli Türkiye” ideali doğrultusunda çalıştığını anlatan Altun, “Bu ideal çerçevesinde yaptığı hizmetlere referansla sahiden katettiğimiz mesafeyi görüyorum ve bu katettiğimiz mesafe dolayısıyla Rabb’ime hamdediyorum. Hasan Karakaya nihayetinde bu dava için ömür vermiş bir insandı. Bu süreçte de defalarca hakkın, hakikatin yanına durdu. Mertçe, gözü kara, kuvvetli bir kalem olarak varlık gösterdi. Milletin değerleri, inancı için kavga veren herkes gibi Sayın Cumhurbaşkanımızın yol arkadaşı oldu. Ayrıca yaşarken keza de ölümünün gerisinde Sayın Cumhurbaşkanımız da sahiden kendisine vefanın en hoş örneklerini sundu. Hasan ağabeyi iyi bilirdik, iyilerden bilirdik. Allah rahmet etsin, mekanı cennet etsin.” dedi.
“GÖĞSÜNDE ÇIKAN ÇINAR AĞACININ SIRADAN”
Yeni Akit Gazetesi Idare Heyeti Başkanı Mustafa Karahasanoğlu da vefanın bir mahalle adı olmadığını, Hasan Karakaya’nın “göğsünde çıkan çınar ağacının adı” olduğunu söyledi.
Karakaya ile 20 yılı aşkın süredir mesai arkadaşı olduğunu andıran Karahasanoğlu, hiçbir gün birbirlerine darılmadıklarını, defalarca kucaklaştıklarını ifade etti.
Günlerce Karakaya ile beraber gözaltında tutulduklarına vurgu yapan Karahasanoğlu, “Elhamdülillah hiçbirinden yılmadan, inançla, dosdoğru bildiğimiz yolda devam ettik.” dedi.
“TURİST AYAĞIYLA EZİLEN SECDEGAHA YENİDEN HALILAR SERDİREN SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZI DA ASIRLAR BOYU UNUTTURMAYACAKTIR”
Yeni Akit Gazetesi Ankara Temsilcisi Hacı Yakışıklı ise Hasan Karakaya’yı rahmetle anarken, ona vefa gösterenlere teşekkür etti.
Karakaya’nın kaleminin gücünün, yüreğinin cesaretinden geldiğini belirten Yakışıklı, “Allah mümin gönüllerden cesareti ve merhameti beceriksiz etmez. Hasan ağabeyin kalemi susmaz, yeri dolmazdı. Bizler onun yerini doldurmaya değil, onun bıraktığı kutlu yerden devam etmeye çalıştık, çalışıyoruz. Onlar kendi zevkleri için yok, milletin ikbali için yazdılar ve bedelini millete ödetmemek için kanımca kendileri ödediler.” diye konuştu.
Ahde vefa için bir araya geldiklerine değinen Yakışıklı, “Allah bize İstanbul’u fethedip, Ayasofya’nın etrafına minareler diken Fatih’i bütün müdahale etme çabalarına karşın 600 yıldır unutturmadığı gibi, 85 sene aradan sonra sabah namazı ezanını okutturarak turist ayağıyla ezilen secdegaha baştan halılar serdiren Sayın Cumhurbaşkanımızı da asırlar boyu unutturmayacaktır.” dedi.
Programda, merhum için hazırlanan, hayatından kesitlerin anlatıldığı video izlettirildi.
HASAN KARAKAYA KİMDİR?
Yeni Akit Genel Yayınlama Yönetmeni Hasan Karakaya, 1957 yılında Manisa’da bir köyde doğdu.
İlkokulu bitirdikten sonradan İmam Konuşmacı okuluna gitmek istedi ama gidemedi. Gazetecilik ve Halkla İlişkiler Yüksekokulunda okudu.
Hasan Karakaya, Müslüman halkın yılmaz savunucusu olarak bilindi. Öğrencilik yıllarında gazetelere yazınsal yazılar yazdı.
Barış Gazetesi’nde de yazılar yazdı. Barış’tan sonradan yazı işleri müdür yardımcısı olarak Yenigün Gazetesi’ne geçti.
Daha daha sonra da Başkent Gazetesi’ne geçti. Bir yıl daha sonra 22 yaşında yazı işleri müdürü oldu.
Burada 2 sene atama yaptıktan sonradan Ulusal Gazete’ye geçip 8 yıl orada çalıştı.
Ardından 9 yıl da Türkiye Gazetesi’nde çalıştı. 1988 yılında Cuma Dergisi’ne ve akabinde o döneki adıyla Vakit’e geçti ve yazılarına burada devam etti.
Hasan Karakaya, 3 nisan 2013 tarihinde AK Parti Hükümeti kadar açıklanan ve barıştırma sürecini yönetecek olan 63 kişilik Akil ırk listesine Ege Bölgesinden girmiştir.
Merhum Hasan Karakaya 30 Aralık 2015 yılında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Suudi Arabistan ziyaretine eşlik ederken yürek krizi sonucu 58 yaşında hayatını kaybetti.