Türkler ‘İleride buralar değerlenir’ dedi, metaverseye yöneldi

İnternetin ortaya çıktığı birincil dönemler, kullanıcıların yalnızca “okuyucu” olduğu Web 1.0 ve bundan böyle birer “paylaşımcı” olduğu Web 2.0 kavramlarının ardından beklentiler kullanıcıları bir sonraki versiyon olan Web 3.0’a geçiş yapmaya yöneltti. Kendisinden öncekilerin tersine tek merkezden yönetilmeyen, bir hacker saldırısına maruz kalmayacak değin tehlikesiz bir etraf oluşturması hedeflenen Web 3.0 ise beraberinde “metaverse” kavramını getirdi.

“Meta” yani “öte” ve İngilizcedeki “universe” yani “âlem” kelimelerinden oluşan metaverse, sanal ve hakiki dünyanın buluştuğu bir ortamı kullanıcılara sunuyor. Bu ortamları tasarlayanlar, kendi evrenlerinden arsa satışı da yapıyor. Birden fazla platform üzerinden gerçekleştirilen arsa satışlarında alıcıların büyük çoğunluğunu ise Türkler oluşturuyor.

– “SANAL ARSA MESELESİ BİR ÇILGINLIK HALİNE GELDİ”

Bilişim Hukuku Uzmanı Avukat Murat Keçeciler, AA muhabirine yaptığı açıklamada, metaverse konusunda internetin birincil yaygınlaşmaya başladığı günlere aynı, “kuralsız” bir dönem yaşandığına dikkati çekti.

Sanal dünyada arsa satışı yapılan platformlara Türkiye’den büyük istek olduğunu anlatan Keçeciler, bu platformlarda dünya haritasının parsel parsel satıldığını söyledi.

Bu satışlarda işin en kritik yönünün, benzer arsanın aniden artı platformda satışa sunulması olduğuna değinen Keçeciler, “Siz o noktayı satın aldığınızda öteki platformda o nokta başka birisi göre satın küskün olabilir. Bunun önüne geçmeniz olası değil. Bunların herkes ayrı ayrı evrenler. Birinci evrende bir gayrimenkulün sahibi olmanız ikinci evrende de o gayrimenkulün sahibi olmanızı gerektirecek bir koşul yok.” dedi.

– MANTIK “İLERİDE BURALAR DEĞERLENİR”

Bu arsaların uzun vadede bir işe yarayıp yaramayacağının ayrı bir kavga konusu olduğunu anlatan Keçeciler, şöyle konuştu:

“İlginç bir şekilde sanal ortamlardaki arazi satışlarında bir numara Türkiye. en fazla arazi satın alanlar bizleriz. en fazla arazinin satıldığı ülke konumu da yeniden biziz. Mesela geçen hafta OVR’de toplamda 80 bin arazi satışı yapılmışsa bunun 20 binini biz Türkler almışız. Buradaki temel motivasyon nedir, burada arazi alanların belli başlı gayeleri nedir, açıkçası bir nevi ‘İleride buralar değerlenir çoktan yatırım yapayım.’ gibi bir mantık olabilir fakat bu ne dek sağlıklı işleyecek onu kestirmek, onunla ilgili bir önsezi ortaya kurmak olası yok.”

Sanal arsa meselesinin son dönemde “çılgınlık” haline geldiğinin altını çizen Murat Keçeciler, sanal alemde arsa alacaklara, eğer teknolojiye yatkınlığı olan bir girişimci değillerse bunu bir yatırım arabulucu olarak görmemeleri tavsiyesinde bulundu.

– KURUMLARA METAVERSE KONUSUNDA “GEÇ KALMAYIN” UYARISI

Uluslararası Sosyal Ağ Derneği Başkanı Said Ercan ise metaversede artık ikinci, hatta üçüncü el arsa satışlarının konuşulur ülkü geldiğine dikkati çekti.

Sadece İstanbul’da 20 binden pozitif arsanın sanal ortamdan satıldığını kaydeden Ercan, “Türkiye’nin her yerinden arsa satışı var. Mesela geçenlerde birileri Trabzon’daki Avni Aker Stadyumu’nu sanaldan alıp Fenerbahçe bayrağı koymuş, bu da kriz oluşturmuştu sanalda. Gelecekte bunun gibi çoğu şey göreceğiz.” dedi.

Gelecekte tarihi ve dini yapılar için sözde olayların yaşanabileceği uyarısında bulunan Ercan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Örneğin orada Kültür ve Turizm Bakanlığı tarihi yerleri almalı mı ya da belediyeler kültür sanat yerlerini, tarihi eserleri almalı mı? Mesela bir ibadethane, metaverse evreninde pekala bir bar, misafir etme merkezi olabilir mi? Bunun gibi çoğu soru akla geliyor. İnternetin ilk dönemlerinde domain adı alınırken o adlar başkaları tarafından alındı, daha sonra her yerde satılmaya çalışıldı. Bir zorluk olmuştu o süreçte. Metaversede de böyle bir şey olacak. Yeni cins hayatlarını orada kazanacak, sanal evrende var olacak. Dünya sıfırlanıp yeni bir cihan kurulurken orada olup olmama kararı bu. Millet kurumları nasıl bir karar verecek bir an önce buradaki konuşma belirli olmalı.”

– “HAKIKI HAYATTAKİ ARSA FİYATLARINA ULAŞTI SANALDAKİ FİYATLAR”

Said Ercan, Türkiye’nin bir an önce kendi metaverse evrenini kurması ve kripto parasını çıkarması gerektiğini söyledi. Sanal dünyada Türkiye haritasıyla birlikte Türkiye’nin marka değerinin de satıldığının altını çizen Ercan, şu değerlendirmede bulundu:

“Bizler siber vatana inanıyoruz. Siber vatanda da bir sanal âlem kuruluyorsa bu bizim çocuklarımızı hedefliyorsa bizim orada tehlikesiz bir şekilde olmamız lazım. Kesinlikle geç kalınmamalı. Hangi kurum ilgilenecekse lokal yönetimler, devlet… Metaverse önce halka anlatılmalı. İnternetten patır patır yerler alınıyor. ‘Çanakkale geçilmez.’ diyorsun geldi bir Anzak orada yer aldı, yarın bunların sonuçları ne olacak? Böyle bir şey mümkün mü veya hiç takmayalım mı ilgili kurumlar vatandaşı bilgilendirmeli. Bir yandan da cari açığımız artıyor. Bizim paramız bir yerlere akıyor. Ciddi paralar bunlar. Adeta hakiki hayattaki arsa fiyatlarına ulaştı sanaldaki arsa fiyatları. Böyle giderse de ciddi bezginlik olacak.”

– “BORÇ ALARAK KESİNLİKLE BU İŞLERE GİRMEYİN”

Avrasya Blockchain ve Dijital Para Araştırmaları Derneği Başkanı Kadir Kurtuluş, metaversede “İstanbul arsası” denilen şeyin sadece dijital bir resmin JPEG formatındaki NFT’si olduğunu vurguladı.

Her metaverse ortamının, “Burası merkez olacak” iddiasıyla tip çekmeye çalıştığını, bunun da alıcıları yanıltabileceğini belirten Kurtuluş, benzer haritanın ansızın pozitif platform tarafından satışa sunulduğunun altını çizdi.

İnsanların gelecekte bu arsaların fazla yüksek rakamlara ulaşacağı ve zengin olacakları hayaliyle bu projelere yatırım yaptığını gösteren Kurtuluş, şöyle devam etti:

“Meta evrene para yatıracaklar kaynaklarını sepet yapsınlar. Yüzde 10-15’ten fazlasını ya da borç alarak kuşkusuz bu işlere girmesinler. Böyle bir şeyi de iyi araştırsınlar. Kendilerini yormayacak değin yatırım yapabilirler. Lakin kredi çekip kripto paraya girmek, bugünden yarına değerlenecek deyip metaverseden yer edinmek, bunlar seri gerçekleşecek şeyler değil. Bu başka bir uzmanlık alanı. Bu konuları biliyorsanız bu işleri yapabilirsiniz, bilmiyorsanız uzaktan durun.”

– “ARSALARIN GERÇEK SAHİPLERİNİN DAVA HAKKI DOĞABİLİR”

Sanal arsaların reel dünyada karşılığı olmadığını vurgulayan Kurtuluş, “Bunun aslında maddi arsa ile ilişkisi olmadığını söylüyorlar fakat ‘aldatıcı bir faaliyet’ olarak davalar bile açılabilir bu şirketlere karşı.” ifadelerini kullandı.

Metaversede satın alınan arsaların gerçek sahiplerinin, “Bu bir dolandırıcılık faaliyetidir” diyerek dava açma hakkı doğabileceğini bildiren Kurtuluş, “Arsa alan kişinin ‘Bunu metaverseden aldım bu arsa benimdir.’ demediği sürece bir zararı yok fakat arsanın reel sahipleri ‘Bu bir üçkâğıt faaliyetidir.’ deyip kabahat duyurusunda bulunabilir.” değerlendirmesinde bulundu.